Ü
Y
E
L
İ
K

Genel Sağlık-İş Genel Başkanı Dr. Derya Uğur'dan toplu sözleşme açıklaması: 'Masadayız, tiyatroya izin vermeyiz!'

Genel Sağlık-İş Genel Başkanı Dr. Derya Uğur'dan toplu sözleşme açıklaması: 'Masadayız, tiyatroya izin vermeyiz!' Genel Sağlık-İş Genel Başkanı Dr. Derya Uğur'dan toplu sözleşme açıklaması: 'Masadayız, tiyatroya izin vermeyiz!'

Bu yılki toplu sözleşme masasında, masada olacaklarını söyleyen Genel Sağlık-İş Genel Başkanı Dr. Derya Uğur, "Bugüne kadar yapılan toplu hak kıyımıdır. Bu sene tiyatro oynanmasına izin vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı.

Genel Sağlık-İş Sendikası toplu sözleşmeye ilişkin taleplerini Sağlık Bakanlığı önünden açıkladı. 

Hemşireler günü olması nedeniyle sendika genel başkanı Derya Uğur sözlerine hemşirelerin gününü kutlayarak başladı. 

Uğur, "Hemşirelerimiz şiddetin gölgesinde insan üstü yoğunluğa rağmen komik ücretlerle ve liyakatsız yöneticilerin baskısına maruz kalarak çalışmaktadır. Canla başla mücadele eden hemşireleri yok saydınız" dedi. 

Birleşik Kamu-İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, Büro-İş Genel Başkanı Alay Hamzaçebi, Eğitim-İş MYK üyeleri ve hemşireler de eyleme katıldı. "Hemşirelik mesleğini öldürdünüz" diyen hemşireler Türkiye'nin dört bir yanından getirilen toprakları çıkarttıkları ve yere attıkları üniformalarının üstüne döktü. Sağlık emekçileri Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu'na, "Görmemişoğlu, Duymemişoğlu, Bakmemişoğlu, olmadı böyle git Memişoğlu" diyerek seslendi.

'TİYATROYA İZİN VERMEYECEĞİZ!'

Sekizinci dönem toplu sözleşmesine ilişkin de konuşan Uğur, "Yıllardır toplu sözleşme masalarında orta oyunu sergilenmektedir. Bugüne kadar yapılan toplu hak kıyımıdır. Bu sene masada Birleşik Kamu-İş olarak yer alacağız ve tiyatro oynanmasına izin vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı. 

Uğur, taleplerini ise şöyle sıraladı:

  • Sağlık emekçilerine yapılan tüm ödemeler en düşüğü yoksulluk sınırı üzerinde olmak üzere; emekliliğe yansıtılarak tek kalemde ödenmelidir.
  • Gelir vergisi dilim oranları yüzde 15'te sabitlenmelidir.
  • Sözleşmeli modellere son verilerek kadrolu, güvenceli çalışma modeli esas alınmalıdır.
  • Yıpranma payı hakkı yıl başına 90 gün olarak tüm sağlık sosyal hizmetleri çalışanlarını ve geçmiş çalışmaları kapsayacak şekilde düzenlenmelidir.
  • Sağlıkta şiddeti önlemeye yönelik etkili ve uygulanan Sağlıkta Şiddet Yasası ivedilikle hayata geçirilmelidir.
  • Sözleşmeli yöneticilik modelinden vazgeçilmeli, tüm yöneticiler ehliyet ve liyakat kriterlerine göre atanmalıdır.
  • Gerekli personel istihdamı sağlanmalıdır. 
  • Aile Sağlığı Merkezleri'nin kamu binalarında hizmet vermesi sağlanmalıdır.
  • 7 gün 24 saat hizmet üreten Sağlık ve sosyal hizmet işkolunda gece çalışma saat ücreti normal nöbet saati ücreti, aylık ücretin saat başına düşen tutarın en az 2 katı olacak şekilde ödenmeli, bu nöbet ücretleri, resmi ve dini bayramlar için yüzde 100 artırım yapılmalıdır.
  • Kamu tarafından idari izin ilan edilen günler aylık mesai saatinden düşülmeli, idari izin günlerinde çalışan personele çalışma karşılığı nöbet ücreti ödenmelidir.
  • Çok tehlikeli sınıfta yer alan sağlık hizmetleri sunucularının tamamı riskli birim olarak değerlendirilmeli, tüm hak edişleri ona göre düzenlenmelidir.

'VAHŞİ KAPİTALİZM UYGULANIYOR'

Birleşik Kamu-İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım ise şunları söyledi: 

"Sağlık sorununu çözmek için sağlık çalışanlarına hizmetlerinin karşılığını vermek zorundasınız. Binaların yeniliği devletin gücünü göstermez. Halk memurun hizmetinden memnundur ama memur alın terinin karşılığını alamadığı için memnun değildir. ülkemizde kapitalizmin en vahşisi uygulanıyor."