TÜİK her yıl olduğu gibi bu yıl da enflasyonu gerçekte olduğundan daha düşük göstermeye devam etmektedir. Ülkemizdeki ağır ekonomik kriz koşulları günden güne ağırlaşırken siyasi iktidarın talimatlarıyla hareket eden TÜİK, yine halkın aklıyla alay etmiş ve gerçeklikten uzak rakamlarla yıllık enflasyon verilerini %35,05 olarak açıklamıştır. Halkımızın yaşadığı ekonomik kriz bu yıl da yalanlarla bastırılmaya çalışılmaktadır. İktidar ve TÜİK yine el ele vermiş ve gerçeklilikten kopuk rakamlarla halkımızı aldatmaya çalışmaktadır. AKP iktidarında uzun yıllar görev yapan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bugünkü tablonun sorumlularından biridir. Bugün kamu harcamaları adı altında yurttaşlara pazarlanan tasarruf genelgesi göz boyamaktan öteye gitmemektedir. Ülke kaynaklarını dev holdinglere, teşviklerle sermayeye ve vergi sıfırlamalarıyla yandaş firmalara aktaranlar; krizin acı faturasını asgari ücretliye, esnafa, kamu emekçisine, emekliye ve dar gelirliye ödetmektedir.
2 yıl önce AKP iktidarının yandaşı kamu emekçisini masada satan yandaş konfederasyon yüzünden çalışanlar ağır ve zorlu yaşama mahkûm edilmişti. O gün memur ve memur emeklisinin insan onuruna yaraşır adil ücret hakkı göz göre göre gasp edilmişti. Ancak önümüzdeki günlerde gerçekleştirilecek olan 8. Dönem toplu sözleşme masasında; Birleşik Kamu-İş Konfederasyonumuzun olacağı bir masada kamu emekçisinin bir kez daha ezdirilmesine müsaade etmeyeceğiz.
Son dönemde peş peşe gelen zamlar, memuru ve emekliyi daha da zorlayacaktır. Temmuz’dan doğalgaza zam gelmiş, aralıksız şekilde elektriğe, suya, gıda maddelerine, hijyen ürünlerine ve ulaşıma zam gelmeye devam edecektir. Zamlar; siyasi iktidar görev yaptığı 23 yıllık sürede adeta mutfaklarımızı, dolaplarımızı ve ceplerimizi bizimle birlikte yakmaya ant içmiştir.
Bizlerin hesapları ile TÜİK hesaplamaları arasında dağlar kadar fark vardır. TÜİK, hatalı enflasyon oranları açıklayarak yıllardır milyonlarda güvensizlik yaratmış verileri saklayarak da hukuka aykırı davranmaktadır
TÜİK’in uydurulmuş enflasyon oranlarını ve buna göre belirlenen maaş artış zamlarını kabul etmiyoruz. Bu maaş artışları ve yaşam şartları emekçiyi diri diri mezara gömecek oranlardadır. İstedikleri, sırtımıza yükledikleri zamlarla beraber sessiz sedasız mezara girmemizdir. Sağlık ve sosyal hizmet emekçileri olarak bu sefil yaşam koşullarını kabul etmiyoruz. Hakkımızı alana kadar emeğimiz için mücadele etmeye devam edeceğiz.
