Genel Sağlık İş

Döner sermayelerindeki düşüş nedeniyle zor günler geçiren Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesindeki sağlık emekçileri, bu durumu sormak, çözüm bulmak, karşılıklı görüşebilmek için başhekimden randevu talep etmişlerdi. Randevu talepleri reddedilen emekçiler, bunun üzerine 17.06.2020 tarihinde basın açıklaması yaparak durumu protesto etmişlerdi. Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Başhekimi bu açıklamaya akşam Balçova Meydanında yanına iktidar partilileri alarak cevap vermiş üstüne bu basın açıklamasına katılanlara elindeki yetkileri kötüye kullanarak haksız ve hukuksuz disiplin cezaları verilmişti. Verilen disiplin cezalarına karşı Sendikamızca iptal davaları açılmıştı. Bu kapsamda Sendikamız temsilcisi ile ilgili açtığımız dava sonuçlanmıştır. İzmir 6. İdare Mahkemesi verdiği iptal kararında “anlayana” hukuk dersi vermiştir. Mahkeme kınama cezasının iptalinde şu gerekçeye yer vermiştir: “Olayda, davacının sendikanın almış olduğu karar uyarınca sendikaların çekirdek faaliyet alanındaki taleplerle ilgili olarak 17.06.2020 günlü basın açıklaması, toplantı ve yürüyüş eylemi sebebiyle öğleden sonraki mesaisine tam uymadığı, ayrıca bu süreçte Covid-19 önlemlerinden mesafe kuralına kısmen riayet edilmediği sabit olmakla birlikte, davacının görevine geç gitmesi nedeniyle yaptığı kamu hizmetinin aksadığının ve eylem nedeniyle kamu düzeninin bozulduğunun somut biçimde ortaya konulamadığı, yine Covid-19 önlemlerine uymaması nedeniyle kamu sağlığının bozulduğuna yönelik saptama olmadığı, eylem nedeniyle davacının uyarılmasına karşın görevine dönmediğine dair bilgi de bulunmadığı dikkate alındığında yukarıda yer verilen Anayasa Mahkemesi kararı dikkate alındığında davacının eyleminin sendika hakkı kapsamında kaldığı, bu sınırı aşmadığı, disiplin cezası verilmesine konu "kurumun huzur, sükun ve çalışma düzenini bozmak" hükmüne girmediği sonucuna varıldığından anılan hüküm kapsamında değerlendirilerek kınama cezası verilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmemiştir. “ Kararı değerlendiren Sendikamız Genel Sağlık-İş Genel Başkanı Derya Uğur, “Mahkeme kararının içeriğinde birçok ulusal ve uluslararası yargı kararlarına atıf yapılarak verilen cezanın hukuki olmaktan uzak olduğu vurgulanmıştır. Disiplin cezasına giden süreçte de başhekim olayı kişisel bir husumet haline getirmiş ve sağlık emekçilerini her fırsatta ben size yapacağımı bilirim diyerek tehdit etmiş, savunma almış ve devamında kişisel nefreti ile disiplin cezası vermiştir. Ama Başhekimin gözünü karartarak büyük bir keyifle disiplin cezalarını imzalarken unuttuğu ise İzmir’de bu kişisel gareze dur diyecek hakimlerin ve mahkemelerin olduğuydu. Mahkeme açtığımız davada sadece iptal kararı vermemiş aynı zamanda bir hukuk ve kanuna ve içtihatlara saygı dersi vermiştir.” diye konuştu. Genel Sağlık-İş olarak Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Başhekimine Mahkemenin kendisine verdiği dersi ve ev ödevini iyice okumasını ve çalışmasını tavsiye ettiklerini ifade eden Uğur, “Çünkü dersini iyi çalışmazsa bir sonraki imtihandan da yine sınıfta kalacaktır.” dedi.