DEÜ Hastanesi Başhekim Vekili Cumhur İttifakının Yanında Değil, Sağlık Emekçilerinin Yanında Durmalıdır
Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinde ek ödemelerde düşüş nedeniyle geçim sıkıntısı yaşayan sağlık çalışanlarının 10. gününe giren eylemlerine destek vererek, üyelerimizin yanında olduk. Genel Sağlık-İş Genel Başkanı olarak eylemde yaptığımız açıklamada “Sendika temsilcileri ile görüşmeyi reddeden Başhekim vekili, AKP eski genel başkan yardımcısı şimdinin siyaseten rektörü Nükhet Hotar'a mı sırtını dayamıştır?” diye sorduk. Ayrıca ülkemizde 18 yıldır yukarıdan aşağıya sirayet eden bir “sen kim oluyorsun” idaresi ve iktidarı olduğunu ifade ettik. Devletimizin de kamu kurumlarımızın da kimsenin babasının çiftliği olmadığını belirttik.
Halâ sağlık emekçileri ile görüşmeyen, döner sermayelerdeki düşüşün nedenini açıklamayan Başhekim vekili bu açıklamalarımız karşısında emekçilerle görüşmek yerine makamını bırakıp cumhur ittifakının Balçova temsilcilerine gidip bizi şikayet etmiş olacak ki akşam bize cevabı onlarla birlikte vermeyi uygun görmüştür. Sendikamızın da destek verdiği geniş katılımlı eylemin ardından Dokuz Eylül Üniversite Hastanesi Başhekim Vekili yanına cumhur ittifakının temsilcilerini de alarak Balçova Cumhuriyet Meydanında açıklama yapmıştır. Bir kamu görevlisinin siyasi iktidarın temsilcilerini arkasına alarak, Hastanesinin bahçesinde kendisiyle görüşmek isteyen emekçileri bırakıp ilçenin Cumhuriyet Meydanında basın açıklaması yapmasına tarihte örneğine rastlanmamıştır.
Başhekim vekili bu hareketi ile tüm söylemlerimizin iddia olmadığını, doğru olduğunu, koltuğunda siyasi iktidar sayesinde oturduğunu açıkça beyan etmiştir. “Döner sermaye gelirleri bizim kendi iç işleyişimizle ilgili bir konudur” diye konuşan Başhekim vekili, neden bu açıklamayı AKP ve MHP ilçe yöneticilerini yanına alarak Balçova Cumhuriyet Meydanında yapmıştır?
Eyleme sağlık çalışanlarına destek olmak, pandemi sürecinde mücadelelerinden dolayı minnetini ifade etmek için gelen Balçova Belediye Başkanı Fatma Çalkaya’nın da hedefe konulması hiçbir mantıkla bağdaşmamaktadır. Pandemi sürecinde Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi’ni dezenfekte eden, yine hastane acil pandemi biriminde çalışan 200 sağlık personeline ve evine gidemediği için ilçemizdeki yurtlarda kalan sağlık çalışanlarına haftanın belirli günlerinde öğle yemeği ve içme suyu gönderen bir kent yöneticisi olarak Çalkaya, sağlık çalışanlarına destek vermeye gelmiştir. Üstelik hastane önündeki eylemde kendisi bir açıklama da yapmamıştır. Çalkaya’nın pandemi ile mücadelede canını hiçe sayarak görev yapan sağlık emekçilerinin eylemine destek vermesinde siyasi iz arayanlar önce kendilerini sorgulamalıdır.
Genel Sağlık-İş olarak DEÜ Hastanesi Başhekim vekilini, yanına cumhur ittifakının temsilcilerini alarak meydan meydan gezmeyi bırakmaya, kendisi ile görüşmek için bekleyen sağlık emekçilerinin sorunlarına çözüm üretmeye çağırıyoruz. Başhekim vekili, siyasetin malzemesi olmak yerine yöneticisi olduğu kurumda çalışma barışını bozan değil sağlayan olmalıdır. Başhekim vekili eğer siyaset yapmak istiyorsa oturduğu koltuğu bırakarak, istifa etmelidir. Bugün idareci konumunda otururken iktidarın sözcüsü olanlara daha sonra neler olduğunu hep beraber gördük. Siz de göreceğiz çok yakında...
Zekiye Bacaksız
Genel Sağlık-İş Genel Başkanı
[gallery ids="9655,9658,9659,9660,9656,9657"]
Genel Sağlık ve Sosyal Hizmet Kolu Kamu Çalışanları Sendikası (Genel Sağlık-İş), sağlık ve sosyal
hizmet iş kolunda görev yapan, kamu emekçilerinin haklarını korumak ve geliştirmek için örgütlü
mücadeleyi esas alan, demokratik ve bağımsız bir sendikadır. Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu çatısı
altında faaliyet gösteren sendikamız; sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin insanca çalışma
koşullarına, insan onuruna yaraşır ücretlere ve güvenceli istihdama kavuşması için mücadele eder.
Her üyesini, sendikal ailenin eşit değerde bir parçası olarak gören Genel Sağlık-İş, üyelerinin
siyasi, kültürel, ekonomik ve demokratik hak ve menfaatlerini korumayı ve geliştirmeyi temel misyon
edinir.
Vizyonumuz
Genel Sağlık-İş, sağlık emekçilerinin güvenceli, liyakate dayalı, şiddetten uzak ve insan onuruna uygun koşullarda çalıştığı; yurttaşların ise bilimsel, eşit, ulaşılabilir, nitelikli, ve parasız sağlık hizmetine erişebildiği bir sağlık sistemini tesis etmeyi hedefler.
Sendikamız, sadece sendikal hakları değil, aynı zamanda demokratik Türkiye Cumhuriyeti’ni, yurttaşların barış içinde yaşamasını, emek eksenli bir kamu yönetimi anlayışının egemen kılınmasını ve hukukun üstünlüğünü savunur. Bu bağlamda Genel Sağlık-İş, gerçek sendikacılığın ve toplumsal sorumluluğun güçlü bir temsilcisi olmayı vizyon edinmiştir.