21 yüzyılda özelikle Covid-19 pandemisi ile birlikte biyologların önemi çok daha fazla artmıştır. Ancak sağlık hizmetlerinin sunumunda önemli görevler üstlenen biyologlar ülkemizde ne yazık ki hak ettiği değeri görmemektedir. Halen biyologlar kanunun olmaması büyük bir eksikliktir.
Sağlık Bakanlığı tarafından yayınlanan Genetik Hastalıklar Tanı Merkezleri Yönetmeliği, Özel Hastaneler Yönetmeliği, Geleneksel ve Bitkisel Tıbbi Ürünler Yönetmeliği’nde biyologlara yer verilmemiştir. Halbuki, bu çalışma alanları biyologları eğitimleri gereği bire bir ilgilendirmektedir.
Sağlık Bakanlığı tarafından 18.07.2009 tarih ve 27292 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Tıpta ve Diş Hekimliğinde Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği’ne Geçici 4. Madde eklenerek yönetmelikten biyologlar çıkarılmıştır. Biyologlar, tıp dışı meslek mensubu olarak eczacı, kimyager ve veterinerlere verilen TUS’a girebilme hakkının kendilerine de tanınmasını istemektedir.
Biyologlar, 1985 yılından önce Fen/Fen Fakültelerinin bölümlerinden dört yıl okuyarak mezun olan (Kimya, Matematik, Fizik vb.) temel fen bilimciler gibi Teknik Hizmetler Sınıfında istihdam edilirken ve tüm haklarından eşit olarak yararlanırken; daha sonra eksik bir yaklaşımla biyologların sadece Sağlık Hizmetler Sınıfına geçişi yapılmıştır.
1219 sayılı Tababet ve Şuabatı San’atlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun’da biyologların görev, sorumluluk ve yetkileri tam olarak belirtilmediği için biyologlar, Sağlık Bakanlığına ait hastane ve halk sağlığı laboratuvarlarında fiili hizmet zammından faydalanamamaktadır.
Biyologlar Sağlık personeli olarak tanımlanmayıp fiili hizmet zammından yoksun bırakıldığı gibi Teknik Hizmetler Sınıfındaki aynı Fakülte mezunlarından özlük hakları olarak geride bırakılarak mağdur edilmiştir.
Sağlık hizmetlerinde büyük özverilerle çalışan biyologların özlük haklarının biran önce hak ettikleri şekilde düzenlenmeli, mesleklerine gereken önem verilmeli ve yeterli ekonomik güce bir an evvel kavuşturulmalıdır.
Genel Sağlık-İş olarak sağlık çalışanlarının insan onuruna yaraşır bir yaşam ve çalışma koşullarına kavuştuğu günleri birlikte yaratmak umudu ile; tüm biyologlarımızın 16 Nisan Biyologlar Günü kutlarız.
Dr. Derya Uğur
Genel Sağlık-İş Genel Başkanı
Genel Sağlık ve Sosyal Hizmet Kolu Kamu Çalışanları Sendikası (Genel Sağlık-İş), sağlık ve sosyal
hizmet iş kolunda görev yapan, kamu emekçilerinin haklarını korumak ve geliştirmek için örgütlü
mücadeleyi esas alan, demokratik ve bağımsız bir sendikadır. Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu çatısı
altında faaliyet gösteren sendikamız; sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin insanca çalışma
koşullarına, insan onuruna yaraşır ücretlere ve güvenceli istihdama kavuşması için mücadele eder.
Her üyesini, sendikal ailenin eşit değerde bir parçası olarak gören Genel Sağlık-İş, üyelerinin
siyasi, kültürel, ekonomik ve demokratik hak ve menfaatlerini korumayı ve geliştirmeyi temel misyon
edinir.
Vizyonumuz
Genel Sağlık-İş, sağlık emekçilerinin güvenceli, liyakate dayalı, şiddetten uzak ve insan onuruna uygun koşullarda çalıştığı; yurttaşların ise bilimsel, eşit, ulaşılabilir, nitelikli, ve parasız sağlık hizmetine erişebildiği bir sağlık sistemini tesis etmeyi hedefler.
Sendikamız, sadece sendikal hakları değil, aynı zamanda demokratik Türkiye Cumhuriyeti’ni, yurttaşların barış içinde yaşamasını, emek eksenli bir kamu yönetimi anlayışının egemen kılınmasını ve hukukun üstünlüğünü savunur. Bu bağlamda Genel Sağlık-İş, gerçek sendikacılığın ve toplumsal sorumluluğun güçlü bir temsilcisi olmayı vizyon edinmiştir.